Hep sevmediğim bir huyum vardı. 
Üzülünce  abartır, sevinince abartır, çalışınca abartırdım.
Hatta abartılı sevmenin sonucunu, tepkilerden, kaybettiklerimden anladım.
Aşırı vermeye başlayınca sadece insanların değil, hayvanların bile nasıl hırçınlaştırdığını gördüm.
Biraz geç oldu ama şükür gördüm…
Biraz genetik, biraz modelleme, tabii ki yetişme tarzımızın
Çok büyük rolü.
Abartılarımın kaynağını buldum.
Misafirperverliğin, sevmenin, dürüstlüğün pirim yaptığı yıllardı onlar…
Kim çok iyi olacak yarışı.
Dürüst, erdemli, saygılı, başarılı ol 
Küçüğünü sev affet, büyüğün yanlış da olsa sus!
Hoşgörülü olmayı öğren, affet. 
Topluma karşı çıkma, uyumlu ol, gelenekleri es geçme…
Geleceğe model ol.
Sev hep sev
Çalış hep çalış
Almayı bilmeyen bir nesildi bizimkisi.
Ver hep ver. Ver ki geri gelsin.
Hep bir üst basamak
Biraz daha, biraz daha…
Çık çık bitmeyen merdivenler!
Kısaca,
İyi insan olmanın bedellerini çatır çatır ödedik.
Yaz geldi bahar geldi, kış geldi.
Yaz geldi bahar geldi, kış geldi.
Ve tekrar
Yaz geldi bahar geldi, kış geldi.
Fibonacci Sayı Dizilimi gibi yıllar bir öncesiyle toplanıp gitti.
Ve bir de baktım ki
Ne dürüstlük, ne iyilik , ne saygı, ne sevgi, ne güzel erdemler… Ne de
Beni örnek alacak yeni bir nesil var.
Sözlük yeniden yazılmış.
Abartılarımın kaynağı , öğrenmeye odaklı o çok çabaladığım yıllar…
Nereye gitmişler bilinmez…
Ancak bakıyorum da,
Şimdi de abartı var
Ama nelere?
Lükse abartı var. Havaya abartı var. 
En yeni telefonlar
En trend yabancı okullar
Francaising restoranlar
Markalar
Sık sevgiliye sahip olmalar
Kötülüğe abartı var. Tembellik abartısı var. Bencillik abartısı var.
Cebine gelenle çıkanın hesabını yapamayacak hale gelene kadar abartı var.
Bir de maalesef;
En son duyduğum ürkütücü abartı var;
Sevgiyi gösterme abartısı, acayip bir gösterme ki öyle böyle değil…
Yoo söyleyeceğim pırlanta, çiçek, böcek , herşeyi alma gibi şeyler değil. Onlar ruha travmalar.
Artık anne babalar çocuklarını severken abartarak fiziki olarak zarar veriyormuş.
Özellikle 2 yaşına kadar bebekleri hoplatırken düşürerek, ya da mıncıklarken yaşattıkları kaza sonucu çocuk sakat kalma ve ölümleri artmış.
Düşünsenize severken can yakan bir toplum.
Gel len seni çok seviyorum deyip bir yumruk. Şak çocuk beyin kanaması.
Bebeği bir metre arayla top gibi atan bir anneyle babanın filmini gördüm. Çocuk ellerinden çıkıp düştü.
Bir anneye sordular; çocuğunuza niye böyle sert seviyorsunuz diye, naapiim çok seviyorum dedi.
Ürkütücü bir gerçek, gittikçe yayılmakta.
Seviyorumun adı altında şiddet!
Tabii toplumca daha çok abartılarımız var eklenecek.
Yolculuk nereye hiç anlayamadım. 
Bildiğim tek şey,
Benim abartılarım ne kadar da masum kaldı