Saygıdeğer Önce Vatan Gazetesi okurlarım, Bu haftaki yazımda, sağlık köşemde gençlerimizin sağlığı ile ilgili (!)endişelerimi dile getiren bir yazımı sizler ile paylaşmak istiyorum. Evet, mayıs ayı tüm güzellikleri ile gelmiş, sefalar getirmiş bulunuyor. Gençlerimizin 19 Mayısı büyük coşkuyla kutlayacaklarını, hatta bu konuya ilişkin, son hazırlıklarını da tamamlamış (!) olduklarını umuyorum.
Yalnız bu konuda tüm gençlerin günahlarını da almayayım. Ben sadece yaşları genç olup ta gerçek gençlik semptomları göstermeyenleri kastetmekteyim. Sözüm, ülkesini seven, ona tüm duygu, düşünce ve faaliyetleri ile sahip çıkan, kanını vatanı için seve seve veren, ecdadını bir kalemde silip atmayan, batıl olmayan örf, adet, gelenek ve göreneklerine bağlı yenilikçi, hayatta en hakiki mürşitin  turşucu Hurşit değil, bilim olduğunun bilincinde, ülke sorunlarına, çözüm odaklı düşünceler sergileyen, yaşamını yararlı hedeflerle süsleyen, ülkesini muassır medeniyetler seviyesine taşımak için elinden gelen gayreti sarf eden, ailesinin gurur ve haysiyetine halel getirmeyecek vasıflara sahip, pırıl pırıl gençleri elbet kast etmiyorum.
Ülkemizde 25 milyon kişi sigara tiryakisi, bir o kadarı da alkol bağımlısı. Kast ettiğim geçliğin az da olsa diğer bir bölümü bağımlılık konusunda büyüklerle at başı gitmektedir. Ülkemizde TV seyretmede ABD den sonra yılda 500 saatle dünya ikincisiyiz. Gençlerimizin büyük bir bölümü internet başında %44 chat, %26 oyun, %19’u ise sörf peşinde zaman öldürmektedirler. Anlayacağınız gibi gündüzleri internet cafede, akşamları ise discoda veya abuk TV programları ile haşır neşir. Spor sever(!) bir gurup gencimiz ise, ölesiye veya öldüresiye destekledikleri takıma destek amacıyla kasap satırlarıyla sportif faaliyetlere katılmaktadır. Onlara 19 Mayıs tarihi pek cazip gelmiyor olabilir. Ne dediği anlaşılmayan bir dil ile konuşmaları ise onları daha da ilginç hale getirmektedir. Anne baba parasıyla hava atan, kötü yola sapan birçok bağımlılıkla iç içe, aile tanımayan her an suç işlemeye hazır bir kısım gençlik kapımızı çalabilir endişesini taşımaktayım.
 Ülkemizin nüfusu diğer ülkelere göre hayli genç. Bu gençliği iyi anlamak ve iyi eğitmek zorundayız. Bu nedenle de gençlerimize örnek olmalıyız. Çünkü ne ekersek onu biçeceğiz. Laf ile peynir gemisi yürümez. Güzel örnek olmak esastır.
Tüm gençlerimize yaşamları boyunca olumlu örnekler seçmelerini ve kaliteli bir yaşam sergilemelerini, kendilerine sahip çıkmalarını diliyor, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramlarını kutluyorum.