Saygıdeğer Önce Vatan Gazetesi okurlarım, bu haftaki yazımda sizler ile okul çağında olan çocuklarımızın sağlıklı, mutlu ve başarılı bir yaşamı nasıl sürdüreceğine ilişkin bilgileri, son bilimsel literatürlerin ışığı altında paylaşmak istiyorum. Bilinen odur ki, anne ve babalar genellikle yaşamı boyunca bazı yapamadıkları şeyleri çocuklarının yapmalarını isterler ve bu uğurda gayret sarf ederler. Hiçbir anne ve baba, çocuklarının sağlıksız, başarısız be mutsuz olmasını asla istemez.  Biliyoruz ki; Çocuklarımızın sağlıklı beslenmesi, büyüme ve gelişmeleri yanında okul başarısı içinde çok önemlidir. Okul çağı döneminde, öğrencilerin bedensel ve zihinsel gelişimlerini en iyi şekilde tamamlamalarına ve ileriki yaşlarda sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazanmalarına mutlak surette destek olmak gerekmektedir. Yapılan araştırmalarda, yetersiz ve dengesiz beslenen öğrencilerin dikkat sürelerinin kısaldığı, algılamalarının azaldığı, öğrenmede güçlük ve davranış bozuklukları çektikleri, okulda devamsızlık sürelerinin uzadığı ve okul başarılarının önemli ölçüde düştüğü tespit edilmiştir. Çocuğun beslenmesinde gaye; normal, sağlıklı büyüme ve gelişme ile olumlu beslenme alışkanlığının kazandırılmasını sağlamaya yöneliktir. Ancak çocuğun toplum yaşamına ilk kez bilinçli olarak girdiği okul çağı dönemde, genellikle okulda ve okul dışında tek başına kalan çocukta yanlış beslenme alışkanlıkları sıkça görülmektedir. Çocuğun hangi miktarda ve hangi tür besinlere ihtiyacı olduğunu bilmemesi, düzensiz besin alımı, hatalı besin seçimi, besinlerin hazırlanması, pişirilmesi ve saklanmasındaki yanlış uygulamalar, okullarda verilen ve yenilen besinlerin uygun olmayışı beslenme sorunlarına neden olmaktadır.

Yapılan araştırmalar göstermiştir ki; bu çağda ki çocukların dengesiz gelişi güzel beslenmeleri ileri dönemlerde bazı sıkıntıları da beraberinde getireceği yönündedir. Tüm bu olumsuzlukları ortadan kaldırabilmek için neler yapabiliriz sorusuna şöyle açıklık getirmek mümkündür. Öncelikle, çocukların sağlıklı beslenmesi için dört besin grubunda bulunan çeşitli besin kaynaklarından, vitamin ve minerallerde ve sudan yeterli miktarlarda ve dengeli bir şekilde yararlanmaları gerekmektedir. Süt grubunda yer alan süt, yoğurt, peynir, lor, et grubunda ise yer alan et, tavuk, yumurta, ayrıca kuru baklagiller, sebze ve meyve grubu ve tahıl grubuna giren ekmek, bulgur, makarna, pirinç gibi besinlerin her öğünde yeterli miktarlarda tüketilmesi büyük önem kazanmaktadır. Mevsim gereği ve de gripal enfeksiyonların arttığı şu günlerde enfeksiyonlara karşı daha dirençli olmaları, bağışıklık sistemlerini güçlendirmeleri, organlarının ve sindirim sistemlerinin sağlıklı olması için her gün mevsimine göre 4- 5 porsiyon taze sebze veya meyve tüketmeleri önerilmektedir. Bunun yanında bizler ve öğrenciler için en önemli öğün ise kahvaltıdır. Bütün gece süren uzun bir açlıktan sonra, vücudumuz ve beynimiz güne başlamak için enerjiye gereksinim duymaktadır. Kahvaltı yapılmadığı takdirde, dikkat dağınıklığı, yorgunluk, baş ağrısı ve zihinsel performansta azalma olmaktadır. Bu nedenle, güne yeterli ve dengeli yapılan bir kahvaltı ile başlamak öğrencilerin okul başarısının artmasında son derece önemlidir. Çocukların her sabah düzenli olarak kahvaltı yapma alışkanlığı kazanmalarına özen gösterilmelidir. Peynir, haşlanmış yumurta, zeytin birkaç dilim ekmek ve1 bardak süt veya teze sıkılmış meyve suyu ve arzu ettiği bir meyve çocuklar için yeterli ve dengeli bir kahvaltı olarak değerlendirilebilir. Gün boyu fiziksel ve zihinsel performansın en üst düzeyde tutulabilmesi, düzenli olarak ara ve ana öğünlerin tüketilmesi ile mümkündür. Bu nedenle, öğün atlanmamalıdır. Günlük tüketilecek besinlerin 3 ana, 2 ara öğünde alınması önerilmektedir. Okulda veya evde dinlenirken veya ders çalışırken açlık hissedildiğinde tüketilen besinler önem kazanmaktadır. Şöyle ki;  şeker ve şekerli besinler, çikolata, cips, gazlı içecekler yerine süt, yoğurt, sütlü tatlılar, peynir, zeytin, taze sıkılmış meyve suları ve kuru meyvelerin tüketiminin tercih edilmesi çocukların sağlıklı beslenmeleri açısından daha yararlıdır. Vücudun düzenli aktivitesi, tüketilen besinlerin vücuda yararlılığının artırılması, çocukların fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimlerine olumlu katkı sağlamaları açısından fiziksel aktivitenin artırılmasına da önem verilmelidir. Şöyle ki;  çocukların gerek okul yönetimi gerekse de ebeveynleri tarafından sevdikleri herhangi bir spor dalı ile ilgilenmeleri teşvik edilmelidir. Bunlar ile birlikte sağlıklı yaşam için çocuklara el yıkama ve tuvalet hijyeni ve diş fırçalama alışkanlığının kazandırılması çok önemlidir. Ayrıca, çocukların okul kantinleri, büfe veya kapı önlerindeki satıcılar gibi yerlerden satın aldıkları besinlerin seçiminde de dikkatli olmaları gerekmektedir.

Sonbahar mevsimini tamamlamakta olduğumuz bu günlerde aktarmış olduğum, küçük gibi görünen bu bilgilerin daha da önem kazanacağı ve çocuğun ileriye dönük yaşamında da büyük yararlar sağlayacağını düşünmekteyim. Okula giderken çocuğumuzun çantasına koyacağımız 2-3 ceviz, fındık, badem, üzüm ve kayısının büyük yararı olduğunu unutmamalıyız.

Sağlıklı günler diliyor, saygılar sunuyorum.