Bulgaristan siyaset sahnesinde Türklerin temsil edildiği Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisi (HÖH/DPS),  Sorumluluk, Özgürlük ve Hoşgörü için Demokratlar Partisi (DOST) , Hürriyet ve Şeref Halk Partisi (HŞHP) ve diğer Bulgar Partileri, 6 Kasım 2016/Pazar günü  yapılacak olan Bulgaristan Cumhurbaşkanlığı seçimleri için sandığa gidecekler. Genel seçim olmamasında rağmen partilerin güncel oy potansiyelini  ve ülkede erken genel seçimin olup olmayacağını göstermesi açısından seçim sonuçları önem arzetmektedir. Bulgaristan seçim yasasında yapılan değişiklikler sebebiyle iki defa üst üste oy kullanmayan seçmenin ondan sonra yapılacak ilk seçimde oy kullanma hakkı elinden alınmasına yönelik karar yasalaştığından özellikle Türk kökenli seçmenler açısından da özellikle önemlidir.
Bulgaristan Meclisinde Türkiye'nin de yer aldığı Avrupa Birliği (AB) dışındaki ülkelerde en çok 35 seçim merkezinin açılması kararı alınması, yarım milyon soydaşın oy kullanma hakına sahip olduğu Türkiye’de 2014 seçimlerinde 136 sandıkta oy kullanılırken şimdi 36 sandığa düşülmesi resmen bir engellemedir. Buna nedenle soydaşlarımızın haklarını korumaları adına bu seçimlerde oy kullanmaları zaruri bir hal almıştır.
HÖH ve DOST Partilerinin temsilcileri, geçen hafta Türkiye’de yaşayan ve oy kullanma hakına sahip olan Bulgaristan göçmenlerine hitaben Türkiye’de yaptıkları seçim çalışmalarının İstanbul toplantılarına katılarak destekledikleri adaylara ilişkin görüş ve düşünceleri dinleme ve değerlendirme fırsatı bulduk.
23 adayın yarışacağı seçimde; Tsetska Tsaçeva (GERB-DOST), Rumen Radev (BSP), Plamen Oreşarski (DPS), Trayço Traykov (RB), İvaylo Kalfin (ABV), Krasimir Karakaçanov (VMRO-Ataka-NFSB) gibi isimler öne çıkmaktadır.
Teşkilatlanmasını tamamlayamadığından aday göstermeyen ve halkının hizmetinde, halkının sesi olan, Türkiye’ye ve soydaşlarına dost bir parti olduğunu ifade ettikleri DOST Partisi, demokrat kimliği, Türk azınlığa ve Türkiye’ye yönelik hiç bir olumsuz söz ve hareketi olmayan iktidar partisinin Cumhurbaşkanı adayı, 17 No’lu  Tsetska Tsaçereva’nın destekleneceğini belirtiyor.  NATO ve AB eksenli bir çizgide bulunduğunu, demokrat bir kişiliğe sahip olduğunu, Bulgaristan’ın da bu NATO ve AB çizgisinden ayrılmaması gerektiğini vurguluyorlar. Diğer adayların, ırkçı tavırların yanısıra, Bugaristan’ı NATO ve AB çizgisinden ayırma konusunda düşüncelere sahip olduklarını ifade ediyorlar. NATO ve AB eksenli bir çizgiye sahip olması nedeniyle liberal ve demokrat çizgideki DOST Partisi için de önemli olduğunu belirterek, destekledikleri, 17.nci sıradaki  Tsetska TSAÇEVA’yı desteklemeye davet ediyorlar.
DOST Partisinin, (GERB) Partisi adayı Tzetzka Tzaçeva’yı destekleme kararına, Borisov tarafından DOST desteğine ihtiyacı olmadığını açıklaması, sıkıntı yaratsa da Bulgar kamuoyunda oluşabilecek eleştirileri önleme amacıyla söylenmiş olabileceği değerlendirilerek, örtülü bir işbirliğine de işaret edebilir.
Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH/DPS) ise, 2013-2014 döneminde kendisiyle birlikte BSP ve aşırı milliyetçi Ataka ile beraber yer aldığı koalisyon hükümetinin Başbakanı Plamen Oreşarski’yi desteklemektedir. Teknokrat ve ekonomist yönü ön plana çıkan Oreşarski esas itibarıyla DPS onursal başkanı Ahmed Doğan’ın adayı durumundadır. DPS ülkedeki varlık gerekçesini Türk azınlığa borçlu olmasına karşın kendi partisinden olmayan etnik bir Bulgar’ı aday göstermiştir.(2) Başbakan Borisov’a göre halkın kabul etmekte zorluk çektiği eski Başbakan Plamen Oreşarski'ye HÖH’ün destek vermesi, iktidar Partisini rahatsız etse de HÖH’ün oylarını istemeyeceğini belirtmesi bir anlamda Türk düşmanlığının ifadesi olarak değerlendirilebilir.
Bölünme endişesini bir anlamda korku unsuru olarak kullanan ve  2014 seçimlerinde Yüzde 14,8 oy oranıyla önemli bir temsil hakkı elde etmiş olan HÖH, seçmen kitlesinin bölünmesi durumunda uzun vadede Bulgaristan Türklerinin aleyhine süreç başlayacağını, özgüvenin kaybolacağını, sıkıntıların çoğalacağını belirtiyor. Hastaneler ve okulların yerel yönetimler tarafından yönetilmesi nedeniyle belediyelerdeki iktidarları sayesinde Türklere ciddi bir istihdam olanağı yarattıkları,  genel seçimlerde kullandıkları “bölünürsek, kaybederiz, işinizden olursunuz” mesajı HÖH’ün en büyük avantajı.
Türklerin temsil edildiği iddiasını taşıyan üçüncü parti Hürriyet ve Şeref Halk Partisi (HŞHP)’nin ise geçen seçimde aldığı hezimetten sonra hiç bir iddiası kalmadığından sesi soluğu çıkmamakta, fakat taraftarları hiç bir adaya oy verilmemesi çağrılarında bulunmaktadır.
Bulgaristan Cumhurbaşkanlığı seçimleri iki turlu olacağından seçimde 2. tura gidilmesine kesin gözüyle bakılmaktadır. Zira hiçbir aday, partisinin potansiyeli dikkate alındığında ilk turda yüzde 50’nin üzerine çıkabilecek durumda değildir. Kamuoyu araştırma şirketlerinin sonuçları Tsaçeva ve Radev’i 2. tur rakibi olarak göstermektedir. Dolayısıyla ikinci turda olası ittifaklar seçim sonucunu belirleyecektir. Tsaçeva ilk turu kazanamazsa hükümetin istifası, ikinci turu kazanamazsa hükümetin büyük yara alacağı dikkate alınırsa, ikinci turda GERB-DOST eksenine RB’nin de katılması muhtemeldir. Ancak bunun da yeterli olmaması halinde HÖH’ün Tsaçeva’yı desteklemeyeceğini açıklayan Borisov’un, Bulgar milliyetçilerinin kapısını çalması olasıdır. Bu noktada Borisov’a aşırı milliyetçilerin desteği, GERB’in Türkiye ile iyi ilişkilere sahip olan DOST ile arasına koyduğu mesafeyle doğrudan ilintili olacaktır. Borisov’un DOST desteğine yönelik temkinli açıklamaları bu nedenle gerçekleşmektedir.(3)
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra ilk yapılacak seçimler Bulgaristan Türkleri için çok büyük önem arz eden yerel seçimler veya genel seçimler olacaktır. 06 Kasım 2016 Pazar günü sandıkların açılacağı sabah 07.00 ila oy verme işleminin sona ereceği 20.00 saatleri arasında soydaşlarımızın bu iki turlu seçimlerde oy kullanmaları, gelecek seçimlere katılma ve Türk kökenli siyasileri, Bulgaristan Meclisi’nde temsilci olarak seçebilmeleri adına çok önem kazanmaktadır.
(1)    (www.aljazeera.com.tr)
(2)    Kader ÖZLEM (BULGARİSTAN’IN CUMHURBAŞKANI SEÇİMİNDE ÇOK BİLİNMEYENLİ DENKLEM)
(3)         “          “                 “