Öncelikle bize  kendinizden bahseder misiniz?

Çanakkale doğumluyum. Beş kişilik çekirdek bir ailenin en küçük üyesiyim. Bir ablam bir de ağabeyim var.  Çocukluğumdan üniversite hayatımın ortalarına kadar ki tüm zamanım burada geçti. 18 Mart Üniversitesi Spor Yüksek Okulu Spor Yöneticiliği ikinci sınıfta iken İstanbul ‘a gelerek aynı zamanda Radyo ve Televizyon Programcılığı bölümüne girdim. Bunların yanı sıra oyunculuk ve yazarlık eğitimlerine de başladım ve halen devam etmekteyim. Sahne sanatları ile tanışmam beş yaşımda halk oyunları vasıtası ile oldu, modern danslar, gösteriler, piyesler derken devam edip bu güne kadar geldi.  Yazı yazmak ise ortaokulda ki Türkçe öğretmenimin teşviki ve desteğiyle başladı . 

 Yakın zamanda Kırık Düşler Durağı isimli bir şiir kitabı yayımladım. Aynı zamanda tiyatro oyunları yazıyor ve hikaye gruplarında çalışıyorum. İstanbul ‘a üç yıl önce geldim. Önceleri karmaşık gelse de zaman içerisinde bu karmaşaya alıştım. Bu şehir gerçekten fırsatlarla her an karşılaşabileceğiniz ve bir sürü yeniliği size sunan bir şehir. Hangi alanda çalışırsanız çalışın sayısız imkan elinizin altında. Ben yenilikleri ve keşfetmeyi seven birisiyim. 

İnsan keşfetmeye bir kere başladım mı kendine bile ne derece yabancı olduğunu fark ediyor. Her keşif yeni bir kapı, her kapı ise bambaşka bakış acılarıyla hayatıma dahil olurken büyüyorum.  

Neden oyunculuk?

Oyunculuk binlerce farklılığı deneyimleme fırsatımın olduğu çok yönlü bir alan. Bence insanın bu meslekten vazgeçmek istemeyişi de bu değişiklikten,  farklılıktan yani canlı oluşundan. Her yeni karakter ile bambaşka bir insana, bakış acısına yolculuk yapıyorsunuz. 

Her an öğrenmek, araştırma içerisinde olmak, yenilenmek zihni ve kişiyi zinde tutuyor. Oyunculuğu çocukluk dönemine benzetebilirim. Bilmediğiniz merakla algılamaya çalıştığınız koskoca bir dünya var.

Yeni kelimeler öğreniyor, ilk adımlarınızı atıyor bir sürü şeyle tanışıyorsunuz. Sürekli olan bir öğrenme halindesiniz. İçinde olduğunuz dünya da neler olup bittiğini algılamaya çalışıyorsunuz. Deneyimliyor, araştırıyor ve sürekli bilgileniyorsunuz. Bu harika bir şey.

Oyunculuğa ilk adımı nasıl attınız?

İlk adımı atmak sayılır mı bilmem ama hayatımda profesyonel olarak ilk defa set ortamını Çanakkale de çekimleri yapılan Eyvah Eyvah  3 filminde görmüştüm. Bir festival sahnesinde halk oyunları ekibi gerekli olmuştu ve ben o ekibin içerisindeydim. İki gün sürmüştü çekimler . Bizi güldüren  hüzünlendiren, birlikte büyüdüğümüz, hayranlık duyduğumuz o  oyuncularla aynı ortamda olma fırsatı yakalamış ve büyülenmiştim.

Örnek aldığınız isimler var mı?

Tabi ki örnek aldığım isimler var. Tek tek isimlerini sayamayacağım kadar çok üstelik. İşini başarıyla yapmış , saygınlığını korumayı başarmış, her daim yeniliklerle beni şaşırtmış  özelliklede izlerken içime dokunabilmiş tüm ustaları örnek alıyorum. Herkesten öğrenecek o kadar çok şey var ki …

Kendinizde bir şeyleri değiştirme imkanınız olsa neleri değiştirirdiniz?

Güzel bir soru ve keşke cevaplayınca gerçekleşecek olsa  Her şeyi gereğinden fazla ciddiye almak gibi bir özelliğim var bunu değiştirmek isterdim.

Medya ile aranız nasıl? Televizyon, internet, gazete, dergi gibi iletişim araçlarından ne şekilde faydalanıyorsunuz? Sosyal medya ile aranız nasıl?

Sosyal medya ile aram gerekli ölçüde iyi. Ancak hayatımı ele geçirmesine müsaade etmiyorum. Televizyon izleyecek vaktim olmuyor iş yoğunluğumdan. Gazete ve dergiyi ise internet üzerinden okumayı sevmiyorum. Sevdiğim dergileri alırım ve saklarım.

Yazarlık çalışmalarınızdan bahseder misiniz ?Yazın dünyasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ortaokulda öykü yarışmasına bir öykümün gönderilmesi  ile başladım denebilir. O zamandan bu zamana hiç bırakmadan devam ettim. Okul hayatımdaki tercihlerimi sözel dersler yönünde yaptım.  İstanbul’a geldikten sonra daha profesyonel ilerleme sağladım tabi ki. Özel dersler aldım, senaryo yazarlığı, yaratıcı yazarlık gibi. Tiyatro oyunları yazdım ve dizi hikayesi yazan  gruplarda çalışma imkanı yakaladım. Bahsettiğim gibi şiir kitabı yayımladım iki baskı yaptık. Şimdiler de bir roman üzerine çalışıyorum. 

Çeşitli dergilerde yazılarım yayımlandı. Yazmayı seviyorum. Yazdığınız bir satır bir insanın içinde bir yere değiyor altını çizdiği bir cümlede sizinle buluşmuş oluyor. Ortak bir histe başka durumlar canlanıyor ve buna tanık olmak gerçekten mükemmel. 

Bana göre ancak o anda var olmuş oluyor yazdığınız her ne ise.  

İyi oyunculuğu nasıl tarif edersiniz?

Sanırım biraz zor tarif etmek. Ama en basit şekilde bence oyuncunun yaşadığı duyguları karşıya aktarabilmesi. İzleyen kişinin yüreğine dokunabilmek diyebilirim .

Sizce ekranda olmak için güzellik şart mı?

Ekranda olmanın tek bir yolu olmadığından şart ve ya şart değil denilemez. Yani şöyle ki spikerlik için aranılan kıstas başka sunucu için başka oyuncu için başkadır. Oyuncunun güzellikten ziyade karaktere uygun olması önemli.

Yeni Medyanın ( Sosyal Medya ve İnternet ) Geleneksel Medyayı ( Radyo – tv gazete ) Yok edeceği söyleniyor siz buna ne dersiniz ? Yeni Medya sizce ne yönde ilerleyecek?

İnternetin gelişimi ve erişilebilirliği yadsınamaz ölçüde ilerledi. Her geçen gün daha da ilerlediğine tanık oluyoruz. Dünya üzerinde ki etkisini bilmem ama biz akşam evde oturup televizyon izlemeyi seven bir milletiz. İnternet bu durumun etkisini azaltmış olsa da yok edeceğiniz sanmam en azından şimdilik.

Gelecekte ne tür projeler olacak oyunculukla ilgili?

Bir reklam filminde rol aldım en son. Önümde  provaları süren bir tiyatro oyunu ve bir sinema filmi var. 

Sürprizlerle dolu olan bir meslek  bu. Şu zaman şu olur demek pek mümkün değil bence. Genel olarak ise tabi ki kendimi gösterebildiğim ve kaliteli projelerde yer almak gayesindeyim. 

Beni geliştirecek adım adım ilerlememi sağlayacak işlerin içerisinde olmak isterim.

Boş zamanlarınız nasıl değerlendiriyorsunuz?

En çok yürüyerek sanırım. Maçka parkında yürüyüş yapıp kitap okuyarak, tiyatro oyunları izleyerek ve zamanın genişliğine göre yeni yerlere seyahat ederek. 

Ayrıca yapmak istediğim tüm aktiviteleri deneyimleyerek diyebilirim. Mesela ata binmeyi öğrenmek.  Alışkanlıkların dışındaki merak ettiğim her ne ise o an için onu gerçekleştirerek yani.

KırmızıTürk- spiker dünyası hakkında neler söylersiniz? Gelecek planlarınız nelerdir? 

Şu an bulunduğunuz konumdan memnun musunuz ve gelecekte kendinizi nerelerde görmek istersiniz?

Şu an bulunduğum konumdan memnunum ama bu memnuniyet beni yerimde tutan cinsten değil. Memnunum ve ilerleme gayreti içerisindeyim. Gelecekte kendimi  adımdan başarı ile bahsedilecek işlere imza atmış, içime sinen beni mutlu eden projeler yapmış, saygınlığını daima koruyarak ilerlemiş , arkamızdan gelenlere örnek olabilecek bir yere ulaşmış olarak görmek isterim.

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey, takipçilerinize vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Benimle  bu güzel röportajı yaptığınız için teşekkür ederim. Beni takip eden güzel dileklerini ileten bu yolda yürürken karşılıksız sevgi ve desteği ile yanımda olan adım atmama vesile herkese; takipçilerime, okurlarıma , dostlarıma ve tabi ki aileme saygı ve öpücükler;) Ne diyebilirim ki iyi ki varlar.

Röportaj ve Fotoğraflar:

Cengizhan KAYA