Geçen haftadan bu yana Barzani’nin bağımsızlık referandumu kararını iptal etmesi için yapılan baskıların şimdilik bir sonuç vermediği anlaşılıyor. Nitekim Barzani, ABD’nin erteleme talebini kastederek, daha iyi bir alternatif gelmediğinden referandumun yapılacağını tekrarladı. 

Aslında Barzani’nin bu çıkışı öncelikle bölge ülkeleri için hayati bir sorundur. Ve onların tavrı elbette belirleyici olacaktır. Nitekim Türkiye kararlılığını bölgede bir tatbikat düzenlemekle belirtti bile. 

Ayrıca Barzani’nin bırakın referandumu gerçekleştirmesini sadece ortaya atması bile Suriye’nin kuzeyinde PYD’yi de harekete geçirdi. PKK uzantısı PYD; Suriye’nin kuzeyinde “Demokratik Kuzey Suriye Federasyonu” adı altında hemen bir federasyon sistemini ortaya attı. Konu geçen şubat ayında Moskova’da düzenlenen Kürt Konferansı’nda ortaya çıkmıştı. 

Şimdi Irak Hükümeti doğrudan Bağdat’a bağlı olan ve Barzani ile birlikte hareket eden Kerkük Valisini görevden aldı ve Barzani’yi de askeri müdahale ile tehdit etti. Evet etti ama Vali Bağdat’ı dinlemiyor, Barzani de işi pek ciddiye almış gibi gözükmüyor. Zaten Suriye olayları ile karmakarışık bir hal alan Ortadoğu, Barzani’nin ve ardından PYD’nin fırsatları değerlendirme teşebbüsleri ile içinden çıkılamaz bir hal aldı. 

Malumları ABD ve Rusya her ikisi de, hem Barzani hem de PKK üzerinde oynamaktadırlar. Barzani bugünkü pozisyonunu ABD’ye borçludur, ABD aynı zamanda PKK’nın da hamisidir. Rusya’nın da Ortadoğu hedefleri için, Barzani’nin de PKK’nın da özel rolleri ortadadır. 

Geçen hafta da belirttiğim gibi Barzani, Bağımsız Kürdistan sevdası ile Ortadoğu yangınını körüklemektedir ve özellikle Türkiye, İran, Irak ve Suriye için hayati öneme sahiptir. Irak ve Suriye bir tarafa bırakılırsa Türkiye ve İran kendi güvenlikleri, bölgenin huzur ve istikrarı için Barzani4ye karşı çıkmaktadırlar. 

Diğer taraftan bölgede Arap ülkeleri arasındaki anlaşmazlık ve çatışmaların İsrail’e geniş bir hareket alanı sağlaması yanında bağımsız Kürdistan’ın kuzeyde İsrail için adeta bir kalkan olduğu da inkar edilemez. 

Tabii bütün bu mülahazaları, bölgenin petrol ve doğalgaz kaynakları ayrıca önemli bir şekilde artırmakta, güçlendirmektedir. 

Değerli Okurlarım, 

Bu arada Kürt liderleri arasındaki rekabet, mevcut sorunları daha da karmaşık hala getirmiş, uzun yıllardır Barzani ile diğer aşiret reisi Talabani mücadelesine artık PKK da dahil olmuştur. 

Türkiye, PKK ile mücadele ederken, Irak Bölgesel Kürt Yönetimine (IGKY) bugüne kadar yardım ve destekte bulunduğu herkesin malumudur. Ve bu yardımı ve desteğini Irak’ın toprak bütünlüğü esasına, Türkmenlerin hak ve hukuklarının korunmasına bağlandığı da yine herkesin malumudur. 

Sayın Cumhurbaşkanının konu ile ilgili açıklamasından da bu husus ortaya çıkmaktadır. 

Son gelişmeler Barzani’nin bağımsızlık referandumunu iptal etmeyeceği veya en azından ertelemeyeceği izlenimi vermektedir. 

Türkiye ve İran’ın desteğini de alan Irak Hükümeti karşısında Barzani’ye ve daha vakit varken Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak ifadesinin bir defa daha hatırlatılmasının elzem olduğu ortadadır. 

Değerli Okurlarım, 

Konu ile ilgili 23 Eylül’de saat 10:00’da Haliç Kongre Sarayı’nda bir konferans yapılacaktır. Konferans çağrısı aşağıdadır. 

Bütün yurttaşların  davetli olduğunu bilgilerinize sunarım.