Ben dünyada kağıt sektörünü elinde tutan bir firmada çalışanım. Benim patronum Erdoğan’dan nefret eder. Sebebi ise; Eskiden kağıdı Çin’den alır, elini sürmeden Türkiye’ye satardı. Şimdi Türkiye tedarikçi firmalar ile çalışmak yerine, kendine çare bakıp maliyeti düşürüyor. Bu ve bunun gibi binlerce örnekler.
Başka bir gurbetçiye soruyorum; Neden HDP ikinci parti? İşte bunun cevabı içler acısı. Sandık bölgelerini, sırtlanlar gibi grup halinde kesen PKK’lılar, seçmene oy kullandıktan sonra oy pusulasının resmini çekip bana getireceksin, bende sana 100 euro vereceğim diyor. Yapmazsan sen bilirsin! 100 euro ile bela satacak seçmen hem de kazançlı çıkacak.
Sen olsan ne yapardın diye bu sefer gurbetçi bana soruyor? Ya diyorum, güvenlik yok mu? Orada güvenlik sadece Türkiye’nin zor duruma düşeceği durumlarda var? Yani onlar bizim dostumuz falan değil. Burada aklıma Avrupa’da görev yapan Mit geliyor. Devletin yetkilileri, acilen istihbarat mensuplarına gerekli talimatları verip, Avrupadaki seçmenin güvende olduğunu hissettirmeli, aksi halde bir seçim daha yaşarız.
Doğru yolda olana selam olsun!
