Terleme insanlarda doğal olarak görülürken, aşırı terleme çok büyük sorunlar yaratabiliyor. Özellikle ter bezlerinin fazla çalışmasına bağlı olarak deri yüzeyine salınan terin artması sonucu, kişide gündelik yaşamı etkileyecek derecede fazla ve rahatsız edici terleme görülebiliyor. Kişinin yaşam kalitesi olumsuz bir şekilde etkileniyor. Dr. Eylem Acar Kliniğinin sahibi Dermatolog Dr Eylem Acar aşırı terleme tedavisi ile ilgili şu bilgileri verdi

Aşırı terlemenin nedenleri

Ter miktarı kişiden kişiye göre değişebildiği için aşırı terlemenin tanısı ve değerlendirmesi çoğu kez zordur. Terin salgılanması insanlarda sinir sisteminin çalışması ile doğru orantılı olup, aşırı terleme toplumun yüzde 1’inde karşılaşılan bir sorundur.

Aşırı terlemenin en önemli nedenleri arasında stres, değişik uyaran ilaçlar (insülin), tiroid bezinin aşırı çalışması, böbrek üstü bezinde görülen hastalıklar, menopoz, hipoglisemi, şişmanlık, bazı kanserlerin tedavisinde kullanılan ilaçlar ve hormonlar yer alır. Sistemik hastalıklardan diyabete, kalp yetmezliğinden karsinoid sendroma kadar pek çok sağlık sorunu da terleme yapabilir. Pratikte en çok görülen terleme şekli; strese bağlı olan ve özellikle avuç içi, ayak tabanı, koltuk altı ve daha az olarak da yüz ve kasıkta terleme yapan tiptir.

Terleme olan bölgelerde bakteri üremesi kolaylaşacağı için aşırı terleme kokuya da neden olur ve kişinin fiziksel ve sosyal hayatını negatif yönde etkiler. Bu gibi durumlar özellikle ellerde, ayak tabanında, yüzde ve gövdede oluşabilir ve kişinin terlemesi ile stres arasında kısa bir denge oluşur. Stres durumu ile birlikte bu bölgelerde hızlı bir terleme gözlenir. 

Terleme nedenlerinin saptanması

Terleme tedavisine başlamadan önce ilk aşamada terlemenin nedenleri araştırılır. Kişide kilo problemi olup olmadığı incelenir. Uzun süreli geçirdiği herhangi bir rahatsızlık olup olmadığı, menopoz döneminde olup olmadığı, tiroid bezi veya böbrek üstü bezi ile ilgili herhangi bir problemi olup olmadığı araştırılır. Sorun saptanamadığı durumlarda sempatik sinirlerin doğuştan aşırı çalıştığı düşünülür. Bu soruna karşı çok değişik tedavi şekilleri uygulanabilir: 

1-Hastanın beyaz renkli, hafif, pamuklu giysiler ve çoraplar giymesi tavsiye edilir.

2-Bölgeye yönelik kurutucu pudra ve solüsyonlar kullanılması tavsiye edilir. Pudralar nemi alıp, bölgenin kurumasını sağlayabilir ve antiseptik ilaçlar ikinci enfeksiyonun yerleşmesini engelleyebilir.

3- İyontoforez: Özellikle ellerdeki, ayaklardaki ve koltuk altı bölgesindeki aşırı terlemede kullanılan bir yöntemdir. Sık tekrarlanması gereken bu yöntemle, bölgesel, hafif ve orta derecede terlemesi olan hastalarda oldukça iyi cevap alınıp,
1 – 3 aylık iyileşme dönemleri sağlanabilir. 

4- Botulinum toksin tedavisi: Özellikle el içi, ayak tabanı ve koltuk altı terlemesinde kullanılan bir ilaçtır. Bu yöntem ter bezlerini çalıştıran sinirlerin faaliyetlerini azaltarak terlemeyi birkaç kat azaltır ve ortalama etki süresi 8-10 aydır. 

Botulinum toksin (Botoks) hem etkili hem de komplikasyonsuz bir  yöntem…

  Neştersiz gençliğin ilk adımı olan Botulinum toksin ilk kez 1977 yılında insanlar üzerinde kullanıldı. Göz doktorları Botulinum toksinu şaşılık ve diğer göz hastalıkları tedavisinde kullandı. 1989 yılında FDA’den yüzdeki kırışıklıklar için onay alan Botulinum toksin 20 yılı aşkın süredir anti aging tedavilerinde başarıyla uygulanıyor. Bildiğimiz gibi yıllar içinde yüzümüz yer çekimi, güneş ışınları, mimik hareketleri ve stres gibi olumsuz faktörler nedeniyle deforme oluyor. Zamanla hücre yenilenmesinde, bariyer fonksiyonlarında DNA onarımında azalma meydana geliyor ve  cilt giderek kırışıyor. Günümüzde çalışan kadınların cildi ise ne yazık ki stres, hava kirliliği, yorgunluk gibi nedenlerle daha fazla yıpranıyor. Bu nedenle de cildi genç, canlı ve diri gösteren deri altına yerleşik yapılar giderek parçalanmaya başlayarak, kas hareketlerinin neden olduğu derin çizgileri oluşturuyor. Botulinum toksin ise bu kırışıklıkların azaltılması ve yenilerinin oluşumunu önlemede mucizevi etkisini yıllardır gösteriyor

 Botulinum toksin uygulaması aşırı terleme tedavisinde en etkili yöntemdir. “Tıpta birçok alanda mucizevi tedaviler sağlayan botulinum toksin, terleme tedavisinde de başarılı sonuçlar vermektedir. El içlerindeki, ayak tabanlarındaki ve koltuk altlarındaki terleme çağlardan beri hem kadınlarda hem de erkeklerde, her zaman büyük sorunlar yaratmasına rağmen, tedavi seçenekleri oldukça kısıtlı.

Uzun süreli etki... 

Son 20 yılda estetikte “çağın mucizesi” olarak tanımlanan botulinum toksin sayesinde, hem yüzdeki sevimsiz, zamanın acımasız izleri geçirilirken hem de tikler, nörolojik vakalar ve özellikle yüksek teknolojinin bile tedavi sağlayamadığı aşırı terleme tedavi edilerek, başarılı sonuçlar sağlanıyor.

Özetlemek gerekirse; göz çevresi, alın ve kaş ortasındaki kırışıklıkları gideren botulinum toksin, aşırı terleme ve ter kokusunun rahatsız edici durumundan da kurtarıyor. Kadın ve erkeklerde kolaylıkla uygulanabilecek bu yöntem ortalama 15-30 dakika içindeki yapılan pratik bir uygulama ile çok uzun bir süre boyunca rahat etmenizi sağlıyor.

Nasıl uygulanıyor?

El içi, ayak tabanı ve koltuk altındaki terlemeye karşı botulinum toksin uygulamaları oldukça pratik bir şekilde uygulanıyor. “Problem olan bölgede ilk aşamada gerçekten terleyen bölge, testler ile tespit edilir, daha sonraki aşamada bölgeye anestezi niteliği taşıyan kremler tatbik edilir ve 15 dakika beklettikten sonra uygulamaya başlanır.

Son derece ince uçlu (insülin enjektörü) iğne vasıtasıyla problemli olan bölge içine botulinum toksin ilacı enjekte edilir. Aşırı bir acı hissi duymadan, tedavi için defalarca zaman ayırmadan ve cerrahi herhangi bir bakıma gerek kalmadan ortalama 10-12 ay boyunca hem terlemenin miktarı oldukça azalır, hem de terin rahatsız edici kokusundan kişi kurtulmuş olur. Botulinum toksin bu bölgede aşırı çalışan ter bezlerinin ve kasların istenmeyen hareketlerini etkilediğinden, terleme sorunu da giderilmiş olacaktır.” 

Bugün  bilinçli, eğitimli ve tecrübeli binlerce hekim tarafından uygulanan bu yöntem oldukça yüz güldürücü sonuçlar veriyor. Hem kadın hem de erkeklerde, birçok yaş grubunda uygulanabilecek bu yöntem sadece bu konuda bilinçli uzman hekim tarafından uygulanmalı. 

HAFTAYA '' PRP(PLATHELET RİCH PLAZMA ) TEDAVİSİ İLE CİLDİNİZ IŞILDASIN