Bilinç akışımız, her şeyi sürekli anlama ve bir kavrama oturtma çabasındadır. Oysaki “An” yalnızca andır. (An)dan keyif almak ise bizim elimizdedir. Hayat yeterince zor zaten… Hele ki böylesine sıkıntılı bir dönemden geçtiğimizi düşünecek olursak…, Hayatın olur olmaz sürprizleri, maddi sıkıntılar, sınavlar, gelecek kaygısı, ilişkiler, yaşam kargaşaları... O yüzden yaşadığımız her (An)ı daha keyifli bir hale getirmeliyiz ki, zor olan kısımları kolayca aşabilelim.

Mesela sizler için yazdığım bu yazıyı yazarkenki “An” yaşadığım andı. Oldukça da keyif aldım, çünkü kalemin özgürlüğünü seviyorum. Kalemimle yazıya son noktayı koyduğumda ise yazdığım (An) geçmiş oldu. Sonrasında başka bir (An) a geçiş yaptım. Yağmura eşlik etmek için bir kahve yaptım kendime… Nostaljiye damgasını vuran en güzel şarkıların eşliğinde kahvemi yudumlarken de beynimi kemiren küçük kurtçukları bir kenara fırlatıp geçmişe daldım. Film şeridi gibi gözlerimin önünden geçip giden geçmiş, anda kalmamı engellemedi. Aksine keyfimi yerine getirdi. Senin de okuduğun bir kitapta ki cümleyi tekrarlaman, temizlik yaparken akşama ne pişireceğim diye düşünmen, spor yaparken birazdan izleyeceğin maçın skorunu merak etmen, film izlerken filmin sonunda ne olacak acaba diye aklından geçirmen… Bunların hiçbiri seni yaşadığın (An) dan koparmaz. Sen yine anını yaşamaya devam edersin. Tabii bulunduğun (An) ı yaşarken bir şey düşünmek zorunda değilsin. Bu tamamen kişisel bir tercih meselesidir. Zihnini boşaltıp, dilediğin gibi anının keyfini çıkarabilirsin.

Biliyor musunuz, aslında büyük bir yüzdemizin hayatında hiçbir sorun yok. Nasıl yani? Dediğinizi duyar gibiyim. Şöyle ki dün yaşadığınız toplantı krizinizden veya yarın ödenecek elektrik faturanızdan kısacası kaygılarınızdan söz etmiyorum. Sadece içinde bulunduğunuz (An) dan söz ediyorum. Hani şu size özel olan… Bir düşünün ve kendinize sorun. Şu an aç mıyım? Başım ağrıyor mu? Sokakta mı yaşıyorum? Evsiz miyim? Gurbette miyim?Annemi mi yoksa babamı mı kaybettim? Kendinize yönettiğiniz bunlara benzer bütün soruların cevabı HAYIR  ise o AN hiçbir şeyiniz yok demektir.

Yaşamamızın çoğu belki de  gerçekleşmekten uzak senaryoları aklımızda kurmakla geçip gidiyor ve biz o senaryolar yüzünden maalesef (An) ı yakalayıp, keyfini çıkarmayı başaramıyoruz çoğu zaman... Ve elimizde kalan sadece koca bir HİÇ oluyor. Yani hayatı öyle bir geçiştiriyoruz ki, yeni umutlara açtığımız gözümüzü, hiçlikle kapatıyoruz. Bir de şu açıdan bakalım…

(Belkide bu “An” yanan ateşin içinden geçip, altın olarak çıkmamız için vardır... Siz ne dersiniz? 

Hayata dair tüm güzellikler sizinle olsun...