Yıllardır anarşiyi ve terörü besleyerek sadece Türkiye’de değil Ortadoğu’da huzur bozan ve on binlerce insanın hayatını kaybetmesine, yuvaların yıkılmasına sebep olan Amerika, el altından sürdürdüğü bu faaliyetlerinde Türkiye’ye karşı son yıllarda etkin olamayınca düşmanlığını açığa vurmaya, resmileştirmeye başladı.

 Sözde Papaz, gerçekte ise CIA ajanı olduğu iddia edilen Andrew Craig Brunson’un tutuklanmasıyla endişeye kapılan ve adamını bir an önce Türk adaletinin elinden almayan çalışan Amerikan yönetimi İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Adalet Bakanı Abdülhamit Gül hakkında aldığı mal varlıklarını dondurma kararıyla nasıl bir haleti ruhiye içinde bulunduğunu göstermiş oldu. Kendisini ‘dünyanın efendisi’ olarak gören ‘uzak denizlerin köksüz ülkesi’ İslam ülkeleriyle birlikte, Amerika’ya tepki duyan bazı Hıristiyan ülkelerin de Türkiye etrafında toplanıyor olmasından büyük endişe duyuyor. Türkiye ve Ortadoğu ülkelerini bölmek, yıkmak üzere uzun yıllardır örtülü faaliyetler yürüten Amerika, son yıllarda milli bir ruhla teröre karşı son yüzyılın en büyük harekâtını başlatan Türkiye’nin nefes kesen operasyonlarının ardından, ekonomik darbeler yoluyla zayıflatma-çökertme yolunu yılmadan denemeye devam ediyor.

Devletlerin, vatandaşları endişeye sevk etmeden sükuneti sağlama prensibinden hareket ederek, tehditlerine boyun eğmesine alışan Amerika, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı kendi çizgisine getirememiş olmanın sancılarını yaşıyor. Hükümeti devirmek için onlarca aksiyon tezgâhlayan Amerika ekonomik yaptırım kararıyla, mevcut Türkiye yönetimine karşı duyduğu öfke ve kininin gereği olarak daha başka planları da devreye sokmaktan geri durmayacaktır.

Sadece Suriye topraklarındaki teröristleri beş bin tır ağır silah ve mühimmatla donatan Amerika, maşalarının başarısız olmasının ardından, NATO ülkeleri arasında Türkiye’yi yalnızlaştırarak Avrupa ülkeleri nezdinde askeri hedef haline getirmeyi de göze alacak kadar aciz ve çaresiz durumdadır. Amerikan ve Avrupa basınında “Türkiye’nin durdurulması gerektiğine vurgu yapılan” ısrarlı yorumların sebebi de, halk desteği edinebilme gayretlerinin ürünü olsa gerektir.

Bütün uğraşlarına rağmen Türkiye’yi henüz yalnızlaştıramamış olması, Rusya ve Çin gibi iki büyük güçle işbirliği yapmasına engel olamaması Amerika’yı çileden çıkarıyor. Bütün zorlamalarına rağmen AK Parti ve Erdoğan’ın son seçimlerden de güçlenerek çıkmış olması küresel oyuncuları, daralan oyun alanlarını genişletmek için “yeni çare” arayışlarına itiyor. Ortadoğu petrolleriyle birlikte Anadolu ve Türk dünyasının sahip olduğu maden ve doğal zenginlikleri ele geçirmek isteyen sömürü güçleri, Türkiye’yi üyesi olduğu NATO içerisinde de yalnız ve desteksiz bırakarak Haçlı Birliğini tamamlamanın, ardından da Türkiye’yi resmen savaş hedefi yapmanın yolunu arayacaktır. Zaten 15 Temmuz darbe girişimi de Türkiye’nin, “Kurtarıcı kıyafeti giydirilmiş” Haçlı ordularınca işgal edilmesi projesinden başka bir şey değildi.

Tarihte defalarca Türkiye’ye yenilmekten kurtulamayan Amerika, 2002’den bu yana bütün taarruzlarında hüsrana uğramış olmanın şokunu ve şuur kaybını yaşıyor. İçerideki işbirlikçileri ve ajanları bertaraf edildikçe de kudurmaya devam edecektir.

*   *

AKÖREN SEÇİM SONUÇLARINDAN MEMNUN

Taşra ziyaretlerimize geçen hafta Akören ve Hadim’le devam ettik. Halk sohbetlerimizin ardından bir araya geldiğimiz Akören Belediye Başkanı Ekrem Tulukçu ile hizmetlerin yanı sıra yerel ve genel siyaset üzerine sohbet ettik. İlçe halkının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a olan sevgi ve itimadında bir eksilme olmadığına işaret eden Tulukçu “Biz ilçe olarak referandumu baz aldık ve belirlediğimiz hedefi tutturduk. Yeni seçim sistemi seçmene tercihinde daha rahat davranma imkânı tanıyor. Bunun da sandığa genel bir yansıması oldu” diyor.

KONYA’DA KARADENİZ TURU YAPMAK!

Alan, Avdan Pınarcık köyleri üzerinden Torosların gerdanı Mavi Boğaz Kanyonundan geçerek önce Bozkır ardından Hadim’e ulaştık. Issız olduğu kadar sıcak, tenhalığı kadar bereketli dağlar adeta bambaşka, bilinmeyen bir Konya’dır. 

Bir ucu Beyşehir Gölü’ne uzanan su kanalının Belkuyu-Balıklava arasında bentler yapılarak balıkçılığa uygun hale getirilmesi, şelale akıntıları oluşturularak raftinge açılması, kanyon kenarına yürüyüş yolu, piknik alanları yapılması Konya için olduğu kadara ülke turizmine de ciddi katkılar sağlayacaktır. Bu harika rotada yolculuk yapanların, “Konya’da mıyım, Karadeniz’de miyim?” diye kendisine sorması mümkündür.

Hükümetin büyük yatırımlarından biri olan Mavi Tünel işte bu bölgede uygulanan bir projedir. Barajlar ve tüneller bölgesine dönüşen bu coğrafyada şantiyelerde iş makinalarının hareketliliği dikkat çekiyor.

HADİM CUMHUR İTTİFAKINI İLK YAPAN İLÇE 

Hadim’de ilk durağımız Hadimi Hazretlerinin Türbesi oluyor. Gönül dostu Belediye Başkanı Ahmet Hadimioğlu’nun makamı  hiç boş kalmıyor. Sohbetin sonuna varmak mümkün değil; köylerle, muhtarlarla kurduğu çalışma sisteminden, halkın Belediye ve hükümet icraatlarından memnun olması için gösterdikleri gayretlerden bahsederken; “Halkın dünyadan haberi var, olayları inceliyor, irdeliyor, değerlendiriyor. Sevdiğine sahip çıkıyor. Biz Cumhur ittifakını önceden yapan bir ilçeyiz. Bölgemizde daha önce  MHP’li kardeşlerimiz çalışmalarımızı takdir ederek bize destek olmuşlardı” diyor.

Eğiste Deresi meşhurdur. Dar ve virajlarla dolu yol önce dereye kadar iner, sonra da aynı şekilde zikzaklar çizerek zirveye tırmanırdı. Çok kazaların olduğu, araçların motor patlattığı, hayatların yitirildiği bir yoldur. Tepesi kartal yuvası kadar yüksek olan derenin bir yanında viyadük direkleri yükselirken diğer yanında ise Eğiste Barajı boy veriyor. Viyadük tamamlandığında Eğiste Deresi “korku deresi” olmaktan çıkıp keyifli, manzaralı bir yol halini alacak. 

*     *

HELVACIZADE’DE DOSTLAR BULUŞMASI

Merhum Veyis Ersöz’ün cenazesinde karşılaştığımız İşadamı, Helvacızade Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil’le “En kısa zamanda bir dost meclisinde bir araya gelmek üzere” sözleşmiştik. Buluşmayı cumartesi gerçekleştirdik. Fabrikanın huzur veren bahçesinde Konya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sefa Özdemir, Basın İlan Kurumu Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Arslan, Gazeteci yazar İhsan Kayseri ve İsmail Desteli’nin de katılımıyla son derece hoş ve verimli zaman geçirdik. 127 yıllık ticari geçmişe sahip Helvacızade bugün Türkiye’nin en büyük kuruluşlarından bir olmanın yanında ihracata olan katkısı, ABD’ye kadar ulaşan ticari ağıyla dikkat çekiyor.

İhsan Kayseri adeta Konya’nın hafızası mesabesindedir, enteresan bilgiler paylaştı. İsmail Detseli yöresel kültüre hâkim bir isimdir, eski Konya’nın yaşam tarzından ilginç örnekler sundu. Tahir beyin İstanbul’da, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la ilk tanışma yılları ilginç anekdotlar taşıyordu. Sohbetin lezzetiyle ayrılırken, Yenigün Gazetesi sahibi dostumuz Mustafa Arslan “Bir gün de biz de buluşalım” diyerek ev sahipliğine talip oldu.  

*     *

BEŞ YÜZ GÜNLÜK SEÇİM VAADİNDEN, 

YÜZ GÜNLÜK EYLEM PLANINA

Türkiye, seçim öncesi verilen vaatlere ve seçimden sonra unutulan sözlere çok alışkın bir ülkedir! Merhum Süleyman Demirel, 1980 sonrası süreçte “Bana beş yüz gün verin Türkiye’yi düzlüğe çıkarayım” şeklindeki vaadiyle koalisyonlar devrinin kapısını aralamıştı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,  yeni sistemin ilk seçimini kazandıktan sonra geçen hafta her Bakanlığın yüz günlük eylem planını açıkladı. Heyecan uyandıran başlıkların, maddelerin bulunduğu takvimin halk arasında olumlu karşılandığını söyleyebiliriz. Hayırlı olsun.