Alp Şen… Fenerbahçe kulübünün  eski başkanı  Ali Şen’in torunu. Cemiyet hayatının güzel ve zarif hanımefendilerinden Begüm Şen ve iş adamı Adnan Şen’in, evlerinin geniş arazi alanında kullanılan UTV adlı golf arazi aracıyla çıktığı trafikte, bu aracın bir kamyon ile çarpışması sonucu evlerine on dakikalık bir mesafede Şile’de gerçekleşen trafik kazasında  2014 yılında henüz 17 yaşındayken yaşamını yitiren oğulları…
Evlat acısı yaşamak bir insanın yaşamı boyunca karşılaşacağı en büyük ve en acı sınav olmalı. Teselli için tek bir cümle dahi kuramayacağımız, kelimelerin kifayetsiz kalacağı sözün bittiği yer…
Ancak bazı acılardan ancak başka acılara çare olarak çıkılabiliyor. Güçlü olmayı seçmiş, avuçlarına evlat kokusu sinmiş, özlem dolu bir Annenin merhametli elleri, başta çocuklar olmak üzere ilik nakli bekleyen tüm hastalara umut kaynağı oluyor. Begüm ve Adnan Şen çiftinin oğulları Alp’in, arkadaşlarıyla giriştiği iyilik projesinin kalbi vefatının ardından Alp’in adına kurulan vakıfta atıyor… İlik nakli bekleyen hastalara yardım eli uzatmak, doku tipleme analiz laboratuvarları ile alınan kan örneklerinin  çok daha hızlı incelenmesi, çocuk hastalıklarından korunma ve tedavi konusunda bilinç oluşturmak, daha fazla sayıda çocuğun tedavi imkanlarına ulaşmasını sağlamak amacıyla kurulan, Alp Şen Vakfı kemik iliği bekleyen hastalara umut kaynağı oluyor…
Alp’in biyoloji öğretmeni Ceyda Yılmaz aracılığı ile girdiği ve arkadaşlarıyla birlikte tişörtler, mumlar, sabunlar küçük yardımlar toplayarak başladığı ve annesine heyecanla “Anne can kurtaracağız.” diyerek anlattığı, bir yıl boyunca üzerinde çalıştığı bu projeyi Alp’in vasiyeti olarak kabul eden ailesi tamamladı. Alp Şen vakfı çalışmalarının sonucunda İstanbul Tıp Fakültesi Alp Şen Doku Tipleme ve Genetik Araştırma laboratuvarı kuruldu ve hizmete geçti. Alp Şen Vakfının ilk projesi olan merkez ülkemizin ve dünyanın her yerinden gelen başta çocuklar olmak üzere ilik nakline ihtiyaç duyan tüm hastalar için şifa kaynağı ve umut ışığı olacak. 
Dünyada ilk 10. sırada olan Alp Şen Doku Tipleme ve Araştırma Laboratuvarında daha önceki yıllarda 20 yılda 20 bin örneğe bakılırken şimdi hedef 1 yılda 30 bin örneğin incelenmesi.
Doku tipi analizlerinde amaç: Bütçe ve Laboratuvar yetersizliğinden dolayı verilen ancak bekleyen örneklerin daha hızlı incelenmesi.
Ülkemizde ve dünyada pek çok farklı hastalıklar, çözüm bekleyen pek çok sorunlar ve acılar var. Bir deniz kenarında ya da yemyeşil bir doğa manzarasında güzelliklerine hayran olduğumuz ve varlığımıza şükrettiğimiz yaşam bizlere ne varlıklı nede yoksul diye bir ayırım yapmadan türlü dertler, acılar ve sınavlarla dolu olan meşakkatli zor zamanlar getirebiliyor. Bazılarımız tüm acılara rağmen yaşama tutunmak zorunda olmanın önemi kavrıyor. Belki de kavramak zorunda olduğunu fark ediyor. Yaşamının baharında olan genç bir evladı kaybetmenin onu özlemenin acısını hiçbir lisanda ve hiçbir kelimede anlatamayız… Böyle bir duyguyu betimleyebilecek bir kelime bulamadı çünkü henüz insan oğlu…
Bu duyguyla mücadele eden ve “güçlü olmayı seçtim ben’’ diyen, kurduğu bu cümleyle aslında zor olan yolu seçmiş bir kadın bir Anne var…
O, Begüm Şen…
 Önceleri güzelliğine her dönemde ve her mekanda bakışları üzerine çeken şıklığına  hayrandık. Pek çok kadın ve pek çok Anne.. Hala çok güzel ve hala çok şık. 
Ancak onun tüm bu beğenilen niteliklerine eklenen başka bir kimliği ve özelliği var.
O, kemik iliği bekleyen çocukların  ve gençlerin iyilik meleği. Onların yaşama tutunduğunu, her birinin kalbinin attığını görmek, umuda olan yolculuklarında onlara yol açmak amacıyla  eşi ile bu vakıf çatısı altında el ele vermiş’’ hayat kadar gerçek bir kadın’’…
Begüm Şen, Alp Şen Vakfı ve vakfın amaçları doğrultusunda yani  ‘’Alp’in iyilik bahçesinde yürüyor.’’
 Onunla el ele… 
Ona gülümsüyor…  
Belki de hayata geçen her projede Alp’in yüzündeki tebessümünü kabinin, ruhunun’’ iliklerine’’ kadar  hissediyor..
Her yıl binlerce  kalbin yeniden atışına şahit olacağı bu uzun yola baktığında kim bilir  Belki de Alp, kendi iyilik bahçesinden ona, şöyle sesleniyor…
“Can kurtarıyoruz Anne’’….
Başardık…
Anne biz başardık…
Haftaya yine bir Perşembe yazısında görüşünceye değin Sağlık ve Sevgiyle…
Yaz bir kenara Lazım olur…
Bu hafta yaz bir kenara lazım olur bölümünde size gülen maskeler adlı guruptan söz etmek istedim. Gülen maskeler onkoloji servisinde yatan hasta çocuklarımız ve ailelerine yardım eden gönüllü annelerden oluşan bir gurup.
Onlara Bayramlarda kıyafet, Ramazan’dagıda koli yardımı, ihtiyaçları olan malzemeleri ve ilaçları temin ediyorlar. Dün ise Çapa Kızılay kan merkezinde kök hücre için kan bağışında bulundular ve bu konuda çağrılar yaptılar.
Alp Şen vakfı Alp’in öğretmeni Ceyda Yılmaz, tarafından yazılmış ve tüm geliri kemik iliği nakli çalışmalarında kullanılacak olan kitaptan 1000 adet Gülen maskelere hem Alp Şen doku laboratuvarı hem de onkoloji servislerinde yatan çocuklar için kullanılması maksadıyla kendilerine verilmiş. 
Bu kitabı vakfa yardım amaçlı almak istiyorsanız kitap evlerinden ve internet üzerinden almanız ve kitapta yer alan ‘’iyilik tohumları’’ kartını toprağa ekip yeşertmeniz, kemik iliği bekleyen çok sayıda hastaya şifa kaynağı olacak . Dünyada ilk onda olan, İstanbul tıp fakültesi Alp Şen Doku Tipleme ve Araştırma Laboratuvarı gibi güçlü projelerin  yeni fidanlarına can suyu olacaktır…