Saygıdeğer Önce Vatan Gazetesi okurlarım, bahar mevsiminin gelmesiyle birlikte, bazılarımızın bu mevsimde, geçmiş yıllardaki tecrübelerine dayanarak, bazı sıkıntılar yaşayabileceklerinin farkında olduklarını sanıyorum. Şöyle ki; Bahar aylarında adeta kış uykusundan uyanan alerjenler (alerji oluşturan), alerjik bünyeye sahip kişilerde büyük ölçüde burun ve geniz akıntısı, burun deliklerinde tıkanma, kulaklarda kaşınma gibi rahatsızlıklara neden olmaktadır. Yaşam standartlarının artması, teknolojinin gelişmesine rağmen alerjik hastalıkların görülme sıklığının tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de giderek arttığı bir gerçektir. Yapılan araştırmalar, toplumda yaklaşık olarak, her 4 kişiden 1 kişinin alerjik reaksiyonlardan etkilendiğini ortaya koymaktadır. Alerjik hastalıkların, hem genetik hem de çevresel faktörlerin ortaklaşa etkileşimi ile oluştuğu,  görülme sıklığındaki artışın ise modern yaşamın getirdiği yeni alışkanlık, tutum ve davranışlara bağlı olarak şekillendiği bilinmektedir. En yaygın olarak bahar aylarında ortaya çıkan polenler, nefes alıp verme esnasında solunum yollarına yerleşmekte ve alerjik reaksiyon gösteren kişilerin genellikle burun ve gözlerinde iltihaplanmaya neden olmaktadır. Ayrıca; Vücut, polene karşı hapşırma, burunda ve gözlerde akıntı, gözlerde kaşıntı, yanma ve iltihaplanma gibi belirtiler göstermektedir. Polenin yoğun olduğu bu dönemde, bazı hastalarda astım da görülmektedir. Bu belirtiler hastanın etrafındaki kişiler tarafından kolayca anlaşılabilir, ancak diğer tür rahatsızlıklar sadece hasta tarafından hissedilebilen belirtilerdir. Polen alerjisi olan kişi yorgunluk ve halsizlik hissetmekte, kişinin adaptasyon ve öğrenme yeteneğinde de azalma gerçekleşmektedir. Kişinin şikâyetleri havada bulunan polen miktarına bağlı olarak artma veya azalma gösterebilir. Polen alerjisi kişinin günlük hayatını olumsuz yönde etkilemekte ve yaşam kalitesini düşürmektedir. Alerjisi olan kişi duyarlı olduğu bitkinin polen yaydığı mevsimde o bitkinin yoğun olduğu bölgeden uzak durmalıdır. Bu konuya ilişkin olarak, gelişmiş ülkeler hazırladıkları polen haritası ile, alerjik yapıya sahip kişileri uyarmak suretiyle polen alerji vakalarının önemli ölçüde azalmasına katkıda bulunmaktadır.
Polen alerjisi genellikle 5–45 yaş grubu arasındaki kişilerde daha sık oranda görülmekte ve bu hastalığa yakalanan kişi sayısının günümüzde daha da arttığı bildirilmektedir.
Bahar aylarında çeşitli sıkıntılar yaşayan kişilerin iğne testi sayesinde, kendi hassasiyetlerini öğrenilebilmektedirler. Ancak; uygulanacak bu testten yaklaşık 1 hafta öncesi herhangi anti alerjik bir ilacın kullanılmaması gerekmektedir. Aksi takdirde sonuçlar bizi yanıltacaktır.  Peki, polen alerjisine karşı koruyucu önlem olarak neler yapabileceğimizi kısaca şöyle özetlemek mümkündür: 
1- Havanın nemli ve bitkilerin polen saçtığı günlerde ya da esinti nedeniyle polenlerin uçuştuğu anlarda çok zorunlu değilse, evden çıkmamak büyük yarar sağlamaktadır.
2- Şayet, imkanımız varsa, evinize klima cihazı taktırarak pencereleri kapatıp, bulunduğumuz mekanda yeterli serinliği sağlayarak, aynı zamanda havadaki aşırı nemi de önleyerek, havanın büyük ölçüde alerjik etmenlerden arındırılması sağlanabilir. 
3-Polenlerin çok yoğun olduğu 13 ile 16 saat diliminde mümkünse dışarı çıkılmaması yarar sağlamaktadır.
4-Yolculuk yaparken, aracın camlarını kapatıp, klimayı çalıştırabiliriz. Ancak, klimanın çarpmamasına dikkat etmeliyiz.
5- Yeşil mekanlardan ve bol ağaçlı yerlerden mümkün mertebe uzak durmalıyız. Bu nedenle Tatil planı yaparken yeşillikten uzak yerler, örneğin plajlar tercih edilmelidir. 
6- Polenlerin çok yoğun olduğu günlerde eve döner dönmez giysilerinizi değiştirin ve duş alın, böylelikle giysileriniz ve saçınızdaki polenlerden kurtulmuş olursunuz. Ayrıca, yıkanmış çamaşırların kapalı bir yerde kurutulması büyük yarar sağlamaktadır.
Tüm bu maddelere ilaveten, en önemli husus, hekim tarafından verilen ilaçların muntazaman sürdürülmesi, yarıda bırakılmaması ve hekime danışmadan, kişinin başka gelişi güzel uygulamalardan uzak durmasıdır..
Sağlıklı ve mutlu günler diliyor, saygılar sunuyorum.