Burada, yalnızca ABD’yi değil, bütün dünya üreticilerini, bilim adamlarını ve politikacıları ürküten gerçeği not düşelim. Eskiden, Çin’e verilen siparişler, Avrupa’ya ancak 1 ay içinde ulaştırılabilirdi. Yeni İpekyolu Projesi’nin (YİP) hayata geçmesiyle bu süre 1 haftaya iniyor. Üreticilerin üretim planlarını ve  maliyetlerini, Çin’le rekabet edebilecek şekilde yeniden düzenlemeleri gerekiyor.  Hızlı ve ucuz üretim, bütün üreticileri Çin’e yöneltebilir ki, bu gelişme ekonomik ve sosyal dengelerin altüst olmasına neden olabilir. 

Aslıda, tehlike çanları hepimiz için çalıyor. Fakat, doların yerine Yuan ve Bitcoin’in kullanılacak olmasından dolayı “küresel lider” sıfatını kaybedecek olan ABD, bu gelişmeden en olumsuz etkilenen ülke olacak. O nedenle YİP, ABD’nin korkulu rüyası olarak değerlendiriliyor.

ABD Ortadoğu siyasi haritasını yeniden düzenleme konusunda geç kalınca, karşılarına önce Rusya, sonra da Çin’in Yeni İpekyolu Projesi (YİP) dikiliverdi. 

Henüz medyamızın ilgi alanına girmedi, ama YİP, gelişmiş ve gelişmekte olan bütün ülkeleri yakından ilgilendiren çok önemli bir gelişme.. 

YİP, ABD’nin siyasi ve ekonomik geleceğini doğrudan belirleyecek bir gelişme olduğundan küresel dengeler altüst olacak. Altını çizerek söyleyelim; YİP, bugüne kadar terör örgütleri eliyle, vekalet savaşları şeklinde yürütülen ve adını koymakta pek mahcup davrandığımız III. Dünya Savaşı’nın gerçek kimliği ile ve gerçek boyutuyla su yüzüne çıkmasına neden olabilir.  Küresel ve bölgesel aktörler arasında yaşanmakta olan çatışmaların, çekişmelerin gerçek kimliği ve gerçek boyutuyla su yüzüne çıkması ve tarihe gerçek adıyla kaydedilmesi, ABD’nin “küresel lider” sıfatını kaybetmeyi tolare edip etmemesine bağlı olacaktır. 

YİP, ABD’nin korkulu rüyası; çünkü Yeni İpekyolu, en çok ABD’yi etkileyecek. Çünkü, Çin’in Yeni İpekyolu Projesi’nde yer alan ülkeler ve kuruluşların hedefi doların saltanatına, dolayısıyla ABD’nin küresel liderliğine son vermek.  

Önceki yazılarımızda özetle söz ettiğimiz gibi, Çin’in üç kıtayı, 65 ülkeyi karadan ve denizden birbirine bağlayacak olan Yeni İpekyolu Projesi hayat geçirildiği anda, ABD’nin “küresel lider” sıfatı büyük bir darbe almış olacak. 

ABD’nin böylesine bir değişikliği içine sindirmesi kolay değildir. ABD direnecek, YİP cephesini oluşturan Çin ve destekçileri yollarına devam etmek isteyeceklerdir. Yeni İpekyolu Projesi’nin hayata geçmesiyle mevcut küresel dengeler 9 şiddetinde bir depremle sarsılacaktır. Bu depremin öncü sarsıntılarını Ortadoğu coğrafyasında, Yemen’de, Kuzey Afrika’da, Afganistan ve Pakistan’da, Avrupa’nın önemli başkentlerinde vekalet savaşları ve terör olayları olarak izlemekteyiz. ABD yönetimindeki egemenlik savaşlarını ve çeşitli eyaletlerdeki başkaldırı görüntülerini de bu gelişmeden ayrı düşünemeyiz. 

YİP NEDİR?

YİP, Çin’in Yeni İpekyolu Projesi’dir. Bu proje üç kıtayı ve 65 ülkeyi hem karadan hem denizden birbirine bağlıyor.  Kara hattı, tarihte olduğu gibi, Pekin’den başlıyor, Türkistan coğrafyasını bir baştan bir başa aşarak İran’a ve Katar’a uzanıyor. Bu iki ülke, YİP’in Ortadoğu’daki en önemli terminalleri. Bu güzergahta en kritik ülke, tarihin her döneminde, her büyük akıma geçit olmuş olan Afganistan. Bugün Afganistan’da ABD ile İngiltere arasında büyük bir egemenlik çatışması yaşanmakta. 

YİP Avrupa ülkelerine, tarihte olduğu gibi, Anadolu üzerinden açılıyor. O nedenle Türkiye, Çin ve YİP’i destekleyen ülkeler açısından çok önemli bir ülke. Anadolu üzerinden Avrupa coğrafyasına ulaşan YİP, önce Hollanda’nin ikinci büyük kenti olan Rotterdam’a uzanıyor, oradan güneye yönelerek İtalya’ya ulaşıyor. Hemen not düşelim, YİP’in karayolu omurgasını oluşturan bu hattın demiryolu ağları tamamlanmış gibi. 

Diğer taraftan YİP, okyanuslar aşarak, dünyayı denizlerden de kuşatıyor. Güney Çin Deniz’den, Hint Okyanusu’ndan geçerek Kenya’ya uzanıyor, Kızıldeniz’i aşarak Akdeniz’e çıkıyor ve İtalya’ya ulaşıyor. YİP’in Büyük Okyanus’tan doğuya, Amerika kıtasına ulaşan bir önemli kolu daha var.

YİP HEPİMİZİN KORKULU RÜYASI..

Burada, yalnızca ABD’yi değil, bütün dünya üreticilerini, bilim adamlarını ve politikacıları ürküten gerçeği not düşelim. Eskiden, Çin’e verilen siparişler, Avrupa’ya ancak 1 ay içinde ulaştırılabilirdi. Yeni İpekyolu Projesi’nin (YİP) hayata geçmesiyle bu süre 1 haftaya iniyor. Üreticilerin üretim planlarını ve  maliyetlerini, Çin’le rekabet edebilecek şekilde yeniden düzenlemeleri gerekiyor.  Hızlı ve ucuz üretim, bütün üreticileri Çin’e yöneltebilir ki, bu gelişme ekonomik ve sosyal dengelerin altüst olmasına neden olabilir. 

Aslıda, tehlike çanları hepimiz için çalıyor. Fakat, doların yerine Yuan ve Bitcoin’in kullanılacak olmasından dolayı “küresel lider” sıfatını kaybedecek olan ABD, bu gelişmeden en olumsuz etkilenen ülke olacak. O nedenle YİP, ABD’nin korkulu rüyası olarak değerlendiriliyor.

YİP CEPHESİNDE KİMLER VAR?

Yeni İpekyolu Projesi’nin akıl hocası ve en büyük destekçisi İngiltere. Eski arka bahçesi saydığı Ortadoğu’nun enerji kaynaklarından pay koparamayan İngiltere, Yeni İpekyolu Projesi’ni hayata geçirerek ABD’nin tahtını sarsmak ve eskiden olduğu gibi, yeniden küresel lider olmak kararında. Bunun için de, bir taraftan Çin’in Yeni İpekyolu’nu, diğer taraftan da Rothschildları destekleyerek ABD’nin küresel egemenliğini sonlandırmaya çalışıyor. YİP’in en önemli merkezlerinden biri olan Afganistan’da, ABD ile İngiltere arasında, çok ciddi bir egemenlik savaşı yaşanmakta. 

Uzun yıllar ABD yönetimine para yoluyla egemen olan Rothschild Ailesi, Pentagon’u dolanarak, yeniden yönetimi ele geçirme telaşında.

İran, Batı’nın baskısından kurtulabilmek ve ticaretini geliştirebilmek amacıyla, bütün gücüyle Yeni İpekyolu’na destek veriyor. 

Katar, Yeni İpekyolu’nun hayata geçmesinden sonra küresel finans merkezi olmanın heyecanıyla Çin’in yanında.. 

Avrupa Birliği’nin (AB) çekirdek devletlerinden biri olan Fransa da, eski arka bahçesi saydığı Ortadoğu zenginliklerinden umduğu payı alamamanın küskünlüğü ile ABD karşıtı bir politika izliyordu. Bu tutumundan dolayı da, zaman zaman, IŞİD/DEAŞ’ın üslendiği terör saldırıyla cezalandırılıyordu. Rosthschild Ailesi’nin desteklediği Macron’un cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra Fransa tamamen ABD karşıtı bir dış politika izlemeye başladı. Rothschildlar, herhangi bir yol kazasına karşı, Macron’un rakibi Falllon’u elde tutarak hedeflerine yürüyorlar. Hedef belli; Fransa’yı Macron eliyle Merkel’in yörüngesinden çıkarmak, Euro birliğinden koparıp Fransız Frangı’na döndürmek.. 

YİP BİZE NASIL YANSIR?

YİP bize nasıl yansır? 

Ortadoğu’daki son gelişmeler ve YİP bağlamında oluşan Türkiye tablosunu şöyle özetleyelim: Rothschildlar şu anda, çıkarları gereği, “güçlü Türkiye”ye oynuyorlar. İngiltere, Türkiye’nin, kıyasıya bir çıkar savaşına tutuştuğu ABD’nin kontrolünde olmasını arzulamıyor. Çin, Yeni İpekyolu’nu Avrupa coğrafyasına bağlayacak olan Anadolu coğrafyasının istikrarlı olmasını destekliyor. 

Böyle bir tabloda Türkiye’nin yapması gereken, akılcı bir denge politikası izleyerek konumunu ve çıkarlarını korumasıdır. Zor günlerden geçiyoruz. Önümüzde çözülmesi gereken çok zor denklemler var. Binlerce yıllık geçmişimizde nice zorlukları aşmış bir millet olarak, bu zorlukları da aşacağımıza olan inancımızı kaybetmeyelim. Zor olanı başardığımızda sonucun adı zafer oluyor.

 26 Ağustos’ta bizlere çifte zafer sevinci yaşatan ve bizlere bu Cennet vatanı armağan eden şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz. 

KURBAN BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN.