Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin sportif anlamda ilk ve tek uluslar arası organizasyonu olan 18. Uluslararası Dr. Fazıl Küçük Spor Oyunları’nı, davetli olarak ‘Yavru Vatan’da izledim.

5 dalda, 19 ülkeden 431 sporcunun katılımı ile gerçekleştirilen etkinlik, yürekten alkışı hak eden bir biçimde sorunsuz tamamlandı.

Bu etkinliğin gerçekleşmesinde emeği geçen herkese, kocaman bir teşekkür göndermek istiyorum. Özellikle de yazılı ve görsel basının tüm gereksinimlerini eksiksiz karşılayan Kuzey Kıbrıs Masa Tenisi Federasyonu’na ve başkan Mustafa Bekiroğulları ile Genel Sekreter İbrahim Aysal başta olmak üzere tüm yetkililerin çabaları gerçekten görülmeye değerdi.

Masa tenisi, güreş, tekvando, badminton ve bilardo branşlarında sporcular başarılı olmak adına ter döktü.

Öncelikle şunu ifade edeyim. Tüm branşları, “Kim kazandı, kim kaybetti” gözlüğüyle değil, tamamen sınırlı şartlar içinde ortaya konan organizasyon ve bu organizasyonun başarısı için verilen yürekli çabalar anlamında değerlendirdim.

Kıbrıs mücadelesinin simgesi merhum Dr. Fazıl Küçük ve bu davayı kendisinin varoluş nedeni yürüten ve adada Cumhuriyetin ilanını sağlayan dava adamı Rauf Denktaş inanıyorum ki tüm bunları yattıkları yerden görüyor ve gözyaşlarıyla izliyorlardır.

Bu yıl ki organizasyon görüldü ki, oyunların çıtası bir hayli yükselmiş. Özellikle masa tenisi branşında, Türkiye Masa Tenisi Federasyonu Başkanı Kerim Koç ve TMTF Genel Koordinatötü Tahsin Ergül’ün kişisel çabalarıyla katılan ülke sayısı yükselmekle kalmadı, aynı zamanda kalite de bir hayli artmış, Avrupa Şampiyonu Romanya ile Avrupa ve Dünya masa tenisinde söz sahibi olan Almanya ve Ukrayna’dan sporcuların yer alması, turnuvaya olan ilgiyi de katladı. Masa tenisi maçlarının açılış seremonisinde Türk ve KKTC Medyasının ilgisi özlenen tablonun en güzel renklerindendi. Sadece masa tenisinde değil, diğer branşlarda da KKTC Federasyonlarıyla, Türk Federasyonlarının iş birliğinin giderek artması, KKTC’li sporcuların daha çok müsabakaya çıkmaları ve kendilerini geliştirmeleri açısından son derece büyük önem taşıyor. Bu oyunlara katılanlar kısır siyasetin iflas ettiğinin, sporun dolayısıyla da onun birleştirici, kaynaştırıcı özelliğine en güzel ve canlı kanıtı oluşturdu.

Her branşta, organizasyona çağrılan ülkelerin sporcularının ve idarecilerinin mutluluğunu yüzlerinden okumak mümkündü. Özellikle de bilindik Türk misafirperverliğine bir de Kıbrıs Türkü’ün misafirperverliği ve güler yüzlülüğü eklenince, ortaya uzun soluklu güzel dostlukların çıkmasına neden oldu. Bu güzel organizasyonun bir parçası olmak, bir basın mensubu olarak beni çok mutlu ettiği gibi, ayrı bir gurur ve onur kaynağı oldu.

İnanıyorum ki Dr. Fazıl Küçük Spor Oyunları ilerleyen yıllarda çok daha güzel yerlere gelip, daha fazla ulus ve sporcuyu bir araya getirecek.

Son olarak, Kıbrıs’ın ve Kıbrıs Türkü’nün kendisine fırsat verilirse, nelerin üstesinden gelebileceğinin kanıtı açısından da önemli bu oyunların, nesilden nesle ulaşması dilekleriyle diyor, emeği geçen herkesi, bir kez daha yürekten kutluyorum.

Hoşçakalın…