Sevgili okurlarım, yılbaşında Hollanda ziyaretimden sonra Belçika zaventem Havalimanından uçtum. Zaventem havalimanı altı ay öncesinden olduğu gibi ağır silahlı askerlerin gözetimi altındaydı. Oğlunu 17 yaşında (Ministerie Van Defensie) Savunma Bakanlığına asker etmiş bir ana olarak silahlı askerlerden ürkmek yerine kendimi güvende hissediyordum!..

Bavulumu verip Pasaport kontrolünden geçtikten sonra bekleme bölümünde Türkiye’ye tatile gelen Afyonkarahisarlı üç genç hemşerilerimle ve diğer bir yolcuyla sohbete koyulduk. İçlerinden birisi: “Abla referandum hakkındaki düşünceleriniz nelerdir? Evet diyecekler mi çoğunlukta yoksa Hayır diyecekler mi çoğunlukta olacak?” Dedi. 

Her ne kadar Avrupa’da dördüncü kuşak olsalar da Türkiye hakkında gündemi takip etmeleri tatillerini Ana-vatanda geçirmeleri beni çok mutlu etmişti. “Yeniliklere açık bir vatandaş olarak ülkem adına genç nesillerimiz adına yeni kanunlara yeni düşüncelere açığım. Kişisel görüşüm, ama çoğunluğun “Evet” diyeceğine inanıyorum.” Dedim.

Diğer yolcu bu sözlerime çok öfkelendi: “Siz istediğiniz kadar “Evet” deyin. Bu Millete 15 Temmuz Tiyatro oyununu yutturdular lakin Tek Adam oyununu yutturamayacaklardır. Kurulacak olan sandıktan “Hayır” oyu çıkacak ve oyunları bozulacak. Türkiye Arabistan ülkesi olmayacak asil Millet buna hiçbir zaman müsaade etmeyecek ve ettirmeyeceğiz.” Dedi. 

Vatandaşımız Belçika’da yaşıyordu. Bana bu sözleriyle Türk Asıllı Belçikalı dört Milletvekilini hatırlattı. Belçika Temsilciler Meclisinde Türkiye’nin Avrupa Birliği Üyelik Müzakerelerinin Dondurulmasında maalesef ne acıdır ki, “Kabul” oyu kullanmışlardı. Vatandaşa bunu hatırlatarak: “Tiyatro dediğiniz Devleti ele geçirme terör olayında eğer ki, Cumhurbaşkanımız korkup başka ülkeye kaçsaydı yada suikasta kurban gitseydi. İşte tam o zaman Türkiye Arap ülkelerden birisi olacaktı. Sarf ettiğiniz sözlerle taşıdığınız kimliğe Atalarımıza Ecdatlarımıza haksızlık ediyorsunuz.” Dedim. 

Yapmış olduğumuz bu muhabbeti kişisel didişmeye dönüştüren vatandaşımız: “Görüntünüze bakılırsa aydın bilgili birisine benziyorsunuz fakat Avrupa sizin gibilere hiçbir şey öğretmemiş gözleriniz kapalı bir Partinin yanlışlarını savunuyorsunuz. Tek adam yolunda Ana-vatan elden gidiyor gözlerinizi açın ki, gerçekleri göresiniz.” Dedi. 

Gözlerim alabildiğine açıktı acı gerçekleri ben görüyordum bu vatandaşım gibi görmeyenlerse dünyadaki acı gerçeklere maalesef bilinçsiz ve kör bakıyordu. Baba-vatanım Hollanda’da Almanya’da Türkiye Cumhuriyeti Milletini temsil eden Bakanların Türk Asıllı Avrupalı Türklere mitingini yasaklayan sözde İnsan Hakları Savunucuları, Demokrasiden dem vurarak ülkemiz hakkında verdikleri Raporlarıyla Türkiye’ye ders vermeye kalkan Sayın Demokrat beyefendiler ve hanımefendiler ne kadar Demokratlar?  

Ortadoğu kan gölü sığınmacı Suriyeli bebeler Akdeniz sahillerine ölü balık gibi kıyıya vuruyorken Türk Askerleri topluyorlar. Türkiye Cumhuriyeti Devleti üç milyon Suriyeli sığınmacılara ekmek aş yatacak yer veriyorken zengin Avrupa ülkeleri serzenişlerinden başka insanlık adına ne veriyorlar?

İkinci Dünya Savaşından sonra doktor kontrolünden geçirilerek Türkler Avrupa ülkelerine getirildi. Almanya Fransa Belçika Hollanda ülkelerine emek vererek yıllarca vergilerini ödeyen gençliğini har hur eden “Anadolu Aslanları” unvanı verdikleri Atalarımızı dördüncü kuşak torunları hangi tortulardan topluyorlar?

Türk Atasözü: “Biz Türkler tuttuğumuz dalı kesenlerden asla olmadık”!..

Dünya Devletleri Ortadoğu’da kan gölüne seyirci kalıyorken Afrika’da insanlar bebeler açlıktan ölüyorken bizlerin yüreği her gün kan ağlıyor!..

Türkleri Müslümanları Yoksulları öcü gösterenler teröre maddi manevi destek vermeniz yerine işsizlere iş aşsızlara aş verin yatacak yeri olmayanlara sıcacık bir yuva verin. Çünkü Yüce Yaradan yarattığı insanoğullarına yetecek kadar ikramda bulunmuş siz yeter ki, bölüşmeyi öğrenin çocuklarınıza da öğretin ki, Dünyada Savaşlar Bitsin… 

Belçika Zaventem Havalimanındaki vatandaşın düşüncesinde olanlaraysa bir çift sözüm daha var. Allah bize akıl fikir vermiş aklınızı başkalarına kiralamak yerine Hak yolunda Hukuk yolunda Adalet yolunda Vatan Bayrak Devlet Millet uğrunda kimsenin etkisi tepkisi altında kalmadan “Evet” veya “Hayır” oyunuzu özgürce kullanın sizi kullanmaya kalkanlara da kulağınızı yüreğinizi beyninizi lütfen kapatın…

Sevgi ve saygılarımla Zekiye Doğan

Not: Yazmış olduğum bu makale Belçika PanoramaGent Gazetesinde Türkçe Flemençe ve Bulgarca olarak yayınlanmıştır!..